Zenit kalecisi, Spartak ile 0-0 berabere kaldıktan sonra bizimle konuştu.
Bugün Zenit formasıyla Spartak'a karşı ilk maçındı, nasıl hissediyorsun?
Dürüst olmak gerekirse biraz hayal kırıklığına uğradım, bir yandan gol yememeyi başardık ama diğer yandan galibiyeti alamadık ve bunu gerçekten istiyorduk. Bu çok hayal kırıklığı yaratıyor.
90 dakika boyunca bu maçın takım ve taraftarlar için önemini hissedebildin mi?
Bu duyguyu uzun zamandır biliyorum. Zenit'e transfer olduktan sonra deplasmanda oynadığımızda ve bugün sahadayken bunu iki kat daha fazla hissettim, atmosfer gerçekten çılgıncaydı. Tüm St. Petersburg bu maç için heyecanlı ve bu benim için inanılmaz bir şey. Bunun bir parçası olduğum için mutluyum.
Bugün tribünlerde 57.000'den fazla kişi vardı ve bu, uzun bir sürenin en yüksek rakamıydı. Atmosferi beğendin mi ve taraftarların desteğini hissettin mi?
Destek muhteşem ama oynarken topa, oyunculara ve maça odaklanıyorsunuz. Sahaya çıktığımda desteği hissettim, gerçekten muhteşemdi. Kornerlerde, serbest vuruşlardan önce nefesimi tuttuğum ve taraftarların desteğini hissettiğim anlar da vardı, çok güçlüydü, bunun için onlara çok teşekkür ediyorum. Muhteşemdi!
Kalecilerin genellikle kendi oyun görüşleri vardır. Sence iki yarıda farklı olan neydi ve sonuç adil miydi?
Muhtemelen biz inisiyatifi daha fazla ele aldık, Spartak kontra atakta oynamaya çalışırken, bazı tehlikeli şutları vardı ama çok değil ama yine de yakaladılar. En sonunda uzaktan bir şans yakaladılar, yani işler çok kötü sonuçlanabilirdi. Topa çok fazla sahip olduğumuzu, çok sayıda atak ve duran top yaptığımızı hissediyorum ve bu, gol atamamış olmamızı, kazanmamız gerektiğini daha da hayal kırıklığına uğratıyor.
Peki beraberlik adil bir sonuç muydu?
Söylediğim gibi çok yazık çünkü avantaj bizdeydi, fırsatlar yarattık ve bu fırsatları en iyi şekilde değerlendirmeliydik. Adil bir sonuç diyebiliriz ama ben öyle düşünmüyorum.